Merhaba Sevgili Ozan, bizlere kendini tanıtır mısın? Ozan Delice kimdir?
Kendimden kısaca bahsetmek gerekirse adım Ozan Delice. 25 Nisan 1992 İzmir doğumluyum. Kariyerimin belirli bir bölümünü Her Şey NBA sitesinde köşe yazarı olarak geçirdim. Kitaplara son derece düşkün birisiyim.
Lise yıllarından seni tanıyorum. İnsanlara örnek olacak kalitede, oldukça değerli ve genel itibariyle sessiz biriydin. Lisede aynen böyle biriydin. Peki, üniversite hayatı nasıl geçti? Neler konusunda kazanımların oldu?
Lise yıllarımızın en güzel dostluklarından birisini seninle yaşadım. Lise yıllarında biraz içime kapanık ve kendi derslerinde yoğunlaşan birisiydim. İyi sözlerin için teşekkür ediyorum. Üniversite yıllarıma gelince biraz kabuğunu kırmaya başlayan, aktivitelere önem veren birisiydim. Yurt dışına çıkma fırsatım oldu. Yeni kültürler öğrenmeye başladım. Gayet aktif bir hayatım oldu diyebilirim.
Üniversite’de Coğrafya Bölümü’nü bitirdin. Bunun üzerine yapmak istediğin bir şey var mı?
Coğrafya üzerine akademik çalışma yapmayı çok istiyorum. Lise yıllarımdan beri tarih ile birlikte en çok sevdiğim derslerden biriydi. Umarım çalışma yapma fırsatını yakalarım.
Bir basketbol tutkunu olduğunu biliyorum. Ne zaman başladı bu?
Benim basketbol tutkum 1996 yılında Michael Jordan'ın başrolünü oynadığı Space Jam filmi ile başladı. İzlediğim günden itibaren basketbolu öğrenme isteğim oldu. Gece kalkıp o dönem Kanal D'de yayımlanan NBA maçlarını izlemeye başladım. Sonrasında bu tutkum ilerledi.
Senin için basketbolu diğer spor branşlarından ayıran özellikler nelerdir?
Basketbolda tam anlamıyla kan, ter ve gözyaşı var. Özellikle NBA özelinde konuşursam maç içindeki rekabet seviyesi, diğer takım sporlarına göre daha yüksek bir seviyede. Son saniyeye kadar bir maç heyecanını devam ettirebiliyor. Bu ise bu sporu özel kılıyor.
Birçok ulus basketbol ligleri var ama NBA’in senin hayatında farklı bir yeri var. Bunun nedeni nedir?
NBA'in farklı bir yer edinmesinin sebebi basketbol ile tanışmama vesile olmasıdır. İlk NBA maçları izleyerek büyümeye başladım. Bu sebepten ötürü benim gözümde diğer liglerden ayrı bir yerdedir. Bütün dünyada NBA'in dünyanın en iyi basketbol ligi olduğunu biliyor.
Sevdiğin bir işi yapıyor, internet sitesi ‘Her şey NBA’ da köşe yazarlığı yapıyorsun. Kısa zamanda da okurlar ve basketbolseverler ile iyi bir ivme yakaladın. Bunu neye bağlıyorsun?
Bu bu işi bir tutkuyla yapıyorum. Yazılar yazarak insanların ilginç bilgiler edinmesini ve basketbola daha çok yakın olmasını sağlıyorum. Yazarlığım boyunca çeşitli sosyal hesaplardan ''Abi senin yazıları okuyoruz. Gayet başarılısın.'' yorumları aldım. Bu yorumlarda beni çok mutlu ediyor. Bir işi severek yaptığın zaman, o iş sizin için daha değerli oluyor.
2020 yılında Kobe Bryant, David Stern ve Wes Unselt gibi önemli kişileri kaybettik. Bunlarla ilgili bir şey söylemek ister misin?
NBA geçtiğimiz yıl tam bir matem sezonu yaşadı. Birçok efsaneyi kaybetti. İçlerinden en önemlisi Kobe Bryant'ın 13 yaşındaki kızı ile birlikte bir helikopter kazasında hayatını kaybetmesiydi. Kobe, benim en çok sevdiğim basketbolcuydu. Sadece Lakers değil bütün NBA bu ölümle yara aldı.
En unutamadığın basketbol müsabakaları nelerdir?
2002 yılında Lakers-Kings serisinin 4.maçını unutmuyorum. 3-1'e geri düşecekken Robert Horry'nin efsane son saniye basketiyle Lakers 2-2 yapıp şampiyon olmuştu. Onun dışında 2013 NBA Finali 6.maçında Ray Allen'ın son saniye şutu sayesinde LeBron James'li Miami'nin San Antonio karşısında 7.maça götürüp şampiyon olması da özeldi. Aynı zamanda 3-1 geriye düşüp Warriors karşısında LeBron'un şampiyonluğu kazanması da vardır.
Son olarak hem okurlarına hem de sevdiklerine söylemek istediğin bir şeyler var mı?
Kendi sevecekleri işlerini yapsınlar. Sevdikleri yolda devam etsinler. Aslında herkesin içerisinde bazen ortaya çıkaramadıkları yetenekleri vardır. Onları keşfetmeye çalışıp, kendilerine yön belirlesinler. Bu yolda başarılı olmaları gayet mümkün.
Haber : Erkan Birlik

