Merhaba Emine Hocam.
Sizleri uzun zamandan beri kitap gruplarından tanırım. Kitaplara emek veren
birisiniz. Ben sizi tanıyorum ama okurlarımızın da sizi tanıması için, sizler
kendinizi tanıtır mısınız? Kimdir Emine Soydaş?
Merhaba ben Emine Soydaş 1989 Tosya doğumluyum. İlkokulu ve liseyi Tosya'da okudum. Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı mezunuyum.
Kitap yazma maceranız nasıl başladı?
Kitap okumaya lise yıllarında ve yazmaya da bu yıllarda başladım.
Kitap yazmaya şöyle başladım:
Lisede iken kitap okuma merakım gittikçe beni romanları araştırmaya ve onlarla ilgili bir şeyler yazmaya sevk etti. Lisede iken şunun farkına vardım insanlara kitap okutunca ben inanılmaz mutlu oluyordum ve bu yolda ilerlemeye devam ettim.
Sizce kitap okumadan
kitap yazılır mı?
Bence kitap okumadan kitap yazılmaz.
Kitap yazarken nelere
dikkat ediyorsunuz?
Kitap yazarken öncelikle, insanlar okuyunca ondan etkilenebilecek ve insanların kendinden bir şeyler bulabilecek ve de edebiyatımıza nitelikli eserler vermeye gayret ediyorum.
Her yazarın ilham
aldığı birileri vardır. Sizin var mı?
Benim ilham aldığım şeyler değişkendir hayatıma giren bir insan veya bir ev, mekân, hayvan vs olabiliyor.
Kızıl Düş ve Bozkırın
Kalbi gibi güzel konuların mevcut olduğu kitapları siz yazdınız. Peki, onları
yazarken nasıl duygular içindeydiniz?
Kızıl Düş'ü yazarken İçim de bir arkeoloji ve tarih merakı vardı bu yüzden tarihi ve arkeolojiyi araştırarak hem gerçek hem de kurguyu birleştirerek bir roman oldu Kızıl Düş. Bozkırın Kalbi ise Kırgızlı yazar Cengiz Aytmatov dan etkilendiğim için yazdım.
Yeni bir kitabınız
yakında okurlar ile buluşacak. Onunla ilgili ne söylemek istersiniz?
Beğenerek okuduğunuz
üç kitap ismi nedir? Neden?
Beğenerek okudum 3 kitap :
1.cisi Robin Sharma Ferrari'sini Satan Bilge
2.cisi Tolstoy İçimizdeki Şeytan
3.cüsü Cengiz Aytmatov Gün Olur Asra Bedel
Aslında bir çok etkilendiğim kitap var, bunlar sadece bir kısmı. Bu kitaplar bende kiminde hayatımın dönüm noktası oldu, kiminde ise kendimi buldum diyebilirim.
Kitap okuma oranları
konusunda, diğer ülkelerden fazlasıyla geride olduğumuz bir gerçek. Bunu
düzeltmek, daha da iyi bir okur kimliğine ulaşmamız için, sizce neler
yapmalıyız?
Bana göre de kitap okuma oranı Türkiye'de ne yazık ki düşük bir seviyedeyiz. Bu durumu iyileştirmek için mesela belediyelerin, yazarları okurlarla buluşturması için çalışmalar yapmalı, imza günleri düzenlemeliler. Ya da imza günleri için çeşitli firmalar sponsor olmalı, destek olmalı diye düşünüyorum yazarlara. Böylece ülkemizde kitaplara olan ilginin de artacağını düşünüyorum.
Son olarak
okurlarınıza ve sevdiklerinize neler söylemek istersiniz?
Son olarak okurlarıma öncelikle onları çok seviyorum, onlarla imza günlerinde buluşmayı çok istiyorum ve okurlarıma nitelikli güzel eserler okumalarını tavsiye ediyorum. Sevgi ve saygılarımla teşekkür ederim röportaj için, değerli kalemdaşım Erkan Birlik.


